Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî (kuddise sirrûh) döneminde salgın hastalıklar olmuş, iki oğlu hastalanıp vefât etmiştir. Salgın artıp şehirlere yayılınca Efendimiz’e (Sallallâhu aleyhi ve sellem) bir salavât te’lîf (ve tanzîm) eder. Hastalığın def olması için bu salavâtın mürîdlerine dağıtılmasını, her farz namâzdan sonra 3 def’a okunmasını ve üçüncü okunuşta “kesîrâ” ibâresinin iki def’a söylenmesini emreder.
Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammed, Bi adedi külli dâin ve devâin ve bârik ve sellim aleyhi ve aleyhim kesîrâ.
Salâvât-ı Şerîfe iki defa böyle okundukdan sonra üçüncüsünde şu şekilde okunur:
Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammed, Bi adedi külli dâin ve devâin ve bârik ve sellim aleyhi ve aleyhim kesîran kesîrâ.
(İmâm Nebhanî, Saâdetu’d-Dareyn fi’s-Salâti alâ Seyyidi’l-Kevneyn, s.319)