Tuğyân üstüne tuğyân, zulüm üstüne zulüm,
Böylesi görülmedi insanlık târîhinde!
Allâh’ın kullarına ölüm üstüne ölüm;
Rabb’e harb üstüne harb, şirk heykeli en üstde…
*
Müntakîm, arza kurdu virüs eliyle pusu,
Bir gram da etmezken bunca cündün nüfûsu!
Öyle korkdu ki dünyâ, kaçışdı inlerine;
İdâm fermânı oldu, sanki saray tapusu!.
*
Allâh’dan korkmazlar da coronadan korkarlar:
Şirk, küfür ve nifakdan azarak kuduranlar…
Mutlak KÂDİR’i unut, sonsuz nizâmı görme;
Eserini görüb dur, zâtınaysa bühtanlar…
*
Cüderiden kırıldı EBREHE o zamanlar!
Bir tarafdan EBÂBİL, Hakk emriyle atdılar
O siccîli ki, serdi kâfirin ordusunu;
Şimdi de “virüs” diyor, HAKK dilden anlıyanlar!
*
Ebrehe denen tâğût, filine güvenirdi,
Kilisesini KÂBE, Kâbe’yi yok dilerdi!
O yıl doğdu cihâna, bir GÜNEŞ ki ne güneş;
Yıkılamazdı KÂBE, bir mu’cize beklerdi!
*
Bugün de Ebreheler aşıya güvenirler,
Rabbin irâdesini hiç de hesâb etmezler!
Hakk, aşıda şifâyı dilemezse yaratmaz;
Câhiliyye dünyâsı, dâim şirki seçerler!
*
Tabiî veya sun’î, mikrobu Rabb yaratır,
Müşriklerde yâvenin yüzbini bir paradır!
Esâsa hiç gelinmez, dümen şeytanlardadır;
Aşı, şaşı bahâne.. dîn, paraya tapmakdır!
*
Şimdi arz EBREHESİ, Allâh’la harb hâlinde,
Arzı sarmış şirk-nifâk, beşer heykel izinde!
Ebâbiller YARADAN, virüsler de yaratır;
Hâkimiyyet de O’nun, topyekûn irâde de!
*
Kullar azsa, “eşitlik, sözleşmeler” düzseler,
“Eşcinsellere haklar”, şirke “bayram” deseler,
Kulun kula tapdığı “sistemlerde” yüzseler;
Müntakîm’dir YARADAN, kaçamaz hiç kimseler!
*
“Musîbetler insanın, elinin kazandığı,”
Kendi günahlarının, ona hazırladığı!
Şeytanlaşan insanlık, öylesine azdı ki;
Bin nasîhât da ne, bin musîbet artığı!..
*
Takdîr, bozar tedbîri, (ins tedbîri) bir zerre,
Nefsine tapınanlar, düşünmüyor bir kerre!
Şirke batmışlar her ân, ısyân, tuğyân ve udvân;
Mutlak cezâdır salgın, îmânsa ekber çâre…
………………………………………………………………….
(15/Ramazân-ı Şerîf/1441) (8/5/2020) Cum’a-Yalova.