İslâm şehidi Şeyh Said Hazretlerinin şehâdetinin 94. yılı münâsebetiyle kendisine Allâh’dan rahmet niyâz ediyoruz… Şeyh Said – Genç İsyanı Merhûm Üstâd Necib Fazıl VAK’A VE İLK […]
“Âyinesi İştir Kişinin Lâfa Bakılmaz” MİLLİYETÇİ – MUKADDESATÇI GAZETE OLMAK DA BİLE BU BÖYLEDİR. YANİ “ÂYİNE” GENE “İŞDİR” “LÂF” DEĞİL… İŞTE EN KALIN HATLARIYLA BİR “İŞİN” […]
Daha dün bizi «tek» yakıyordu; şimdi «çok» yıkmak istidâdındadır!. Daha dün «tek» in ceberrutu altında inliyorduk; şimdi «çok» un hercümerci içinde harap oluyoruz.
Kadınlık ölçüsü olarak başlıca fârıkalardan biri telakkî ettiğimiz tavır ve edâ yekûnundan ibâret mânâ, gerçekten birinci derecede ehemmiyetlidir; ve gerçekten
Yüz yıldan beri bir toplu iğne yapmaktan bile âciz yaşayan bu milleti, radyosunu, otomobilini, traktörünü, dikiş makinesini, falanını ve filanını yapmaya
DİYANET Merhûm Üstâd Necib Fazıl Bu tabirin, onu temsil eden şahıs ve makam hususiyetine izafetle tarafımızdan “cinayet” diye sıfatlandırdığı fecaat dolu devreler olmuştur. Bu devrelerde, […]
Bu dünyada öyle unsurlar vardır ki, birinin hâkimiyeti, mutlaka öbürünün mahkûmiyetiyle kaîmdir. Işığın girdiği yerde karanlığa hiç bir hisse yoktur. Işığın
1 – Güya münevver geçinen, fakat ayağını nereye bastığı ve yüzünü ne tarafa çevirdiği belli olmıyan, kokmaz, bulaşmaz bir zümre vardır ki, Birinci Cumhur
Ah, o her şeyin mes’ulü, silindir şapkalı köpek tıyneti!. Ahlâk zaafımız onun, ruh zaafımız onun, fikir zaafımız onun yüzünden… Efsanevî cinayetler, dâsitânî
DÜŞMANLARIMIZA! Merhûm Üstâd Necib Fazıl Çatlıyorsun, patlıyorsun, kuduruyorsun, tepiniyorsun! Çünkü bizim şahsiyetimiz var, senin yok! Onun içindir ki, bize ne yapacağını, hangi lekeyi ve çamuru […]
SELÂMÜN ALEYKÜM Merhûm Üstâd Necib Fazıl Yolda bir adam gördüm. Seksenlik, süt beyaz sakallı nur yüzlü, başı açık… Bu adamdaki madde ifadesi, o kadar derin ve […]
YÂ MÜNTAKÎM Merhûm Üstâd Necib Fazıl Biz, efendiler; İslâmı nurlarını kaybetmiş ve meydanı Allah düşmanlarına açık bırakmış, eski nesillerin acıklı haline karşılık, kupkuru ve yalnız […]
BİZİM DİLİMİZ VE SEN! Merhûm Üstâd Necib Fazıl Bu dilden anlamayan bir sensin!.. İnsan, hayvan, nebat, cemat, bütün kadrosiyle bütün kâinat, bu dilin mânalarından az […]
ZERRE VE KİTLE Merhûm Üstad Necib Fazıl Tarihte belli başlı tahakküm ve tasallût zümrelerince milletlerin kıskıvrak bağlanmaları ve iradesiz medyumlar gibi, fermanlara münkat kılınmaları, hep aynı […]
HÜSEYİN NİHAL ATSIZ Merhûm Üstad Necib Fazıl Gelelim Nihâl Atsız’a… Sene 1950… Büyük Doğu idarehanesine gelmiştir. O zamana kadar tanıdığım ve yüzyüze geldiğim biri değil. […]
DEDİ – DEDİM Merhûm Üstad Necib Fazıl Dedi: — Oldum olası yolunu, hedefini, gayesini bile bile Halk Partisinden yana olmak?… Dedim: — Küfür!… Dedi: — […]
SÖYLETMEN, VURUN! Merhûm Üstâd Necib Fâzıl Yeniçeriliğin çürüme ve şeriatı tam tersinden şekavetine âlet etme devrinde ondan şu ses yükselir: — Söyletmen, vurun! Sanki söyletilecek olursa […]
Adalet âbidesi Hazret-i Ömer’i zulüm heykeli diye alıp İran Şahına “Ömer’den daha zâlimdir!” diyen bir hareket liderini ve temsil ettiği hareketi İslâm diye